Tarihi Çaybaşı Su Kemeri turizme kazandırılmayı bekliyor
1313 yıllarında Saruhan Mir’in Manisa’yı fethinde kullandığı güzergah olan Çaybaşı Deresi üzerindeki tarihi su kemeri namevcut olma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı
MANİSA Tahminî 710 yıl ilk Saruhan Satış’in Manisa’yı fethi sırasında şehre girdiği nokta olduğu melhuz Çaybaşı Deresi üzerindeki tarihi akarsu kemeri turizme kazandırılmayı bekliyor.
Tarihte birçok medeniyete eş sahipliği fail Manisa’da, Spil Dağı’ndan başlayıp iki vadi arasından akarak, Gediz Nehri’ne ulaşan Çaybaşı Deresi’nin üstündeki tarihi su kemeri her geçen çağ bakımsızlık ve sahipsizlik dolayısıyla yıkılma tehlikesi ile yüz yüze kaldı. Bünye tarihiyle ilişik resmi tıpkı araç sıfır ancak mimarisi itibarıyla 18. yüzyılda yapıldığı adisyon edilen akarsu kemerinin, mail tarihte bölgede kıvrak ahali vasıtasıyla değirmenlere akarsu taşınmasında kullanıldığı biliniyor. Su kemeri için vukuf veren Kule Manisa İl Temsilcisi Pedagog-Edip Mehmet Tehlikesiz Sofuoğlu, “Romalılarda Akheloos, bizim tarihimizde Akbal ve ahali ortada Çaybaşı Deresi olarak bilinen bu su, Manisa’mızın tarihi güzelliklerine ev sahipliği yapıyor. Yerleşim bölgesine mümasil olan derenin üzerinde yapılan akarsu kemeriyle ilişkin kayıtlarda esasen çok çok benzeri bilgi namevcut. Hars ve Turizm Bakanlığımızın kayıtlarında tescillenmiş, 18. yüzyıla ait olduğuna dayalı görüşler var. Saruhan Eş, 1300’lü yıllardan itibaren Gediz ve Menderes Ovası’ndaki Türkmenlerle irtibata geçerek, namına leşker toplayıp bu bölgeye akınlar yapıyor. O tam Roma’ya ilgili Manisa bölgesi bu akınlardan kendini koruyamayacağını anlayınca Katalan yüklü askerlerini tutuyor. Şehri bire bir müddet onlar kuruyor ancak Saruhan Bey, Manisa’yı Türk yurdu yazmak üzere akınlarını arttırıyor. 26 Ilk Teşrin 1313 yılına geldiğimizde Saruhan Bey, Regaip Kandili gecesi bu fetih gerçekleşmesi amacıyla taarruza geçtiğinde şehre ilk giriş yaptığı içtima Çaybaşı Deresi üzerindeki bu akarsu kemeri bölgesi olduğunu düşünüyoruz. Bu su kemerinin o tarihlerde ihtimal dahi bu bölgede elan yapılmadığını, daha sonraları yapılmış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Nedeniyle bu mevkii çok mehabetli. Anadolu’nun en bayrı kentlerinden biri olan Manisa’da, hakeza mehabetli aynı yerin Kültür ve Turizm Bakanlığımızca, belediyelerimizce belki bir protokol yapılarak, iş birliği halinde yeniden turizme kazandırılmasının çıkıntı olacağı kanaatindeyiz” dedi.