Müze şehir Safranbolu’birlikte Türkiye’nin önce ‘Kat ve safran müzesi’ kuruldu

Bire Bir kazan, aynı çalınmış ve tıpkısı sağlama ile başlayan macera demin müzede tanıtılıyor

KARABÜK – UNESCO Acun Miras Listesi’nde kayran kayran ve “Arz dolgunca mahfuz 20 site” arasında bulunan ve zarfında barındırdığı Osmanlı kültürü ve yapıları ile küşade albeni müzesi olan Safranbolu’bile Türkiye’nin geçmiş takti ve Safran müzesi kuruldu.

Osmanlı döneminden kalma han, hamam, konak, cami, pınar, güreşçi köprüsü ve tarihi yapılarla vazıh gelgel müzesini andıran tarihi kaymakamlık, zamanda yolculuk yarmak talip turistlerin uğrak yeri oluyor.

“Korumanın başkenti” unvanının yanı sıra Osmanlı’nın kent hayatı, yaşantısı ve mimarisiyle Osmanlı’nın inç izi namına adlandırılan Safranbolu’da, çikolata, kahve, kent tarihi ve kaymakamalar evi müzesinden sonra kendisiyle özleşen maktu ve adını aldığı Safran’ı anlatan Türkiye’nin evvel ‘Değişmez ve Safran’ müzesi üstelik kuruldu.

3 eğik tarihi yapı içerisine kurulan ve tamamlanmak üzere olan ‘Lokum ve Safran Müzesi’ ile ilçeye gelen yerel ve yabancı turistlere lokumun yapımından safranının üretiminin geçmişten günümüzü mevrut serüveni anlatacak.

Bahçesinde da gelen misafirlerine orijinal bir düzlem düzlem sağlayan Maktu ve Zafran Müzesi işletmecisi Öz Saygı Abat, amaçlarının ilçeye mevrut evcil ve ecnebi turistlerine kesin ve safranı tanıtmak olduğunu söyledi.

Safranbolu’nun 3 meşhur unsuru olduğunu nâkil Bayındır, ” Bunların biri ismini aldığı Zafran çiçeği, ötekisi namını yaymış Osmanlı mimarisi ile oluşturulmuş evleri, üçüncüsü ise bizde hediyelikle konfedere Safranbolu lokumu. Gelen misafirlerimizi benzeri yapı ortamında hem Safranbolu evini gezsin, hem lokumun pekâlâ yapıldığını görsünler hem üstelik zafran üretimini daha tafsilatlı aynı beyan etmek için üçünü tıpkısı araya toplayacağımız özel tıpkı düz yaptık. Kurulum çalışmalarımız devam ediyor ve gelen misafirlerimizi et kafalı çevirmeyerek onlardan tek ücret almadan gezdiriyoruz. Şehrimizin içre olup ta Safran’ın üretimini ve lokumun yapımını dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışıyoruz tek biricik” dedi.

“Tıpkısı kibrit tıpkısı terazi ile başlayan macera”

Aynı arak ve aynı mizan ile başlayan lokumun Safranbolu’üstelik angın olduğunu dahi anlatan Değer Şen, ” Lokumun kökü Osmanlı’dahi 16. Yüzyıla büyüklüğünde dayanıyor. Şekeri ilk kez sert halden hoppa arkaç Osmanlı mutfağı getirmiş. Safranbolu yerine o dönemde saray ile ilgili dolgunca ilişkilerimiz var. İpek yolu üstünde büyük benzeri konaklama noktasıyız burada. İstanbul’a o çevrim gel gitleriyle Safranbolu’ya mevrut lokumun burada ferah tıpkısı tarihi var. Gelenlere lokumun geçmiş çıkışından Avrupa’ya yayılışına, makbul tarihi malzemeleri, kazanlar, teraziler, makasları sergilemeye çalışarak tanıtıyoruz” dedi.

Yakın zamanda hizmete girecek olan müzeye şimdiden kente mevrut ziyaretçiler iri tıpkısı bağ göstermeye başladı.