Cumhurbaşkanı Erdoğan, büyükelçiler onuruna verdiği yemekte konuştu: (1)

Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan, Tahıl Koridoru Mutabakatı’nın hayata geçirilmesini gerçekleştirme ettiklerini belirterek, “Şu anda bildiğiniz üzere gemiler geliyor. Böylelikle besin krizinin kapıda olduğu aynı dönemde acun en güvenliğine katkıda bulunduk.” dedi.

Erdoğan, 13. Büyükelçiler Konferansı’nın katılımcıları onuruna Çankaya Köşkü’nde verdiği öğle vakti yemeğindeki konuşmasına yapılacak istişarelerin hayırlara şalter olmasını istek ederek başladı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun şahsında konferansın icrasında emeği geçen ve fikirleriyle programa yardım sunan herkesi kutlama fail Erdoğan, dünyanın ciharıyek köşesinde fariza özne, Türkiye’yi gururla hile fail büyükelçilerin belirleme ve değerlendirmelerinin sonuç mertebe bulunmaz olduğunu söyledi.

Cumhur Reisi Erdoğan, büyükelçilerden bu süreçte düşün ve kanaatlerini açık yüreklilikle paylaşmalarını istek ederek, “İlk nöbet 2008’da düzenlediğimiz Büyükelçiler Konferansı’nın önemi, aradan sabık 14 yıllık süre içinde çok daha iyi anlaşılıyor. Herhangi Bir sene toptan diplomasinin fotoğrafının çekildiği konuşma vesilesiyle hem eski yılın muhasebesini yapıyor hem üstelik ülkemizin tehditler ve fırsatlar karşısında daha tedarikli olmasını sağlıyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

Büyükelçilerin kendi aralarında sınama ve bilgelik paylaşımına imkan veren, devletin özge kurumlarıyla koordinasyonunu zait bu konferansın, yönetsel yapıda heybetli aynı ihtiyacı giderdiğini gördüklerini belirten Erdoğan, sözlerine şöyle bitmeme etti:

“‘2023 ve Ötesinde Aptal ve Şefik Türk Diplomasisi’ temasıyla gerçekleştirilen 13. Büyükelçiler Konferansı’nın bile henüz öncekiler gibi mübarek, konsept açıcı tartışmalara dayanak noktası teşekkül edeceğini düşünüyorum. Hassaten bölgemizde ve toptan ölçekte yaşanan eleştiri gelişmeler dikkate alındığında, yürekten ve içerikli düşün teatisine olan ihtiyacımız ortadadır.

Merhum Cengiz Aytmatov’un ifadesi ile ‘tıpkı günü bir asra karşılık’ olan bu dönemlerde en süfli ayrımsız hatanın, ihmalin sonuçları çokça ciddi olacaktır. Bunun önüne tevdi etmek ise fakat konuşma kültürü ve iş birliği ruhunun içselleştirilerek bakanlıklarımız ortada güçlendirilmesiyle mümkündür. Bürokratik oligarşinin sembollerinden olan kurumsal taassubun, mukaddema ülkemize yüklediği faturaları hepimiz gayet ferah biliyoruz. Türkiye, elden celal organlarında eş güdüm eksikliğinin değil, rekabetin saha savaşının, çekişmenin başkaca çatışmanın bedelini ödemiş tıpkısı ülkedir.”

İlk göreve geldiklerinde bu sorunla güçlü çok misil yüzleştiklerini anlatan Cumhur Reisi Erdoğan, “Kendini milletten, milletin mezuniyet ve baskı verdiği siyasi iradeden üstün gören elitist zihniyetin engellemelerine maruz kaldık. Devletin içine sızmış örgütlerden değişik kazanç gruplarına kadar birçok kaknem odakla karşılaştık, savaşım ettik. 27 April bildirisinden 7 Gücük Ay MİT krizine, 17-25 Mesafe girişiminden 252 vatan evladını martir verdiğimiz 15 Temmuz hunriz çarpış teşebbüsüne büyüklüğünde devletin içine çöreklenmiş yapıların hedefi haline geldik.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, milletin zihayat desteği ve demokratik zeminde yürüttükleri azimli savaş yardımıyla tekmil saldırıları boşa çıkardıklarının altını çizdi.

“161 talih ve 12 arsıulusal kuruluşa destek gönderdik”

Devletine ve milletine ilişkin yurtsever bürokratların dahi çabalarıyla Türkiye’ye tarihi mefret asar, hizmetler, yatırımlar kazandırdıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçerek Türkiye’ye kazançlı, siyasi ve diplomatik olarak kıymet ödeten vesayetçi yaklaşımları rafa kaldırdık. Karar ahiz süreçlerini hızlandırarak yönetimde çift başlılığa serencam veren bu sistemin alelhusus avantajlarını bilhassa salgın döneminde şahsen görme ettik.

Türkiye, akıbet asrın en iri keyif krizini başarıyla başöğretmen beş altı ülkeden biri oldu. Kişi insanımıza topluluk çıktığımız gibi bizden talepte mevcut 161 mevki ve 12 arsıulusal kuruluşa destek gönderdik. Gerek vatandaşlarımızın diğer ülkelerden tahliyesi gerekse yardımların ulaştırılması noktasında fedakarca müteharrik, milletimizin yüzünü ağartan siz büyükelçilerimizi ayrımsız sefer elan içtenlikle tebrik ediyorum. Burada yakaladığımız başarıyı, bölgemizde gerilimin azaltılması ve barışın tesisi yolunda bile sergilemenin gayretindeyiz.”

Erdoğan, barış ve teşrikimesai kuşağı tevlit, mebzul komşuluk ilişkilerini geliştirme anlayışıyla hareket ettiklerini vurguladı.

Yaşanılan üzücü tecrübelerin savaşın kazananının, adaletli tıpkısı barışın birlikte kaybedeninin olmayacağını gösterdiğini vurgulayan Erdoğan, “Çocukların elan ömürlerinin baharındayken duygusal verdiği ayrımsız ortamda kimsenin kendini güvende hissedemeyeceği açıktır.” dedi.

Rusya- Ukrayna Savaşı’nda önceki günden itibaren bilcümle bu hususa dikkati çektiklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

“Hem Sayın Zelenskiy ile hem Sayın Putin ile olan görüşmelerimizde sorunların diyalog eliyle çözülmesi gerektiğinin altını çizdik. Ilk Antalya’de, ardından dahi İstanbul’da yapılan temaslar, umutların yeniden yeşermesine amil olmuştur fakat sahada yaşanan müessif gelişmeler dolayısıyla oluşan olumlu atmosferi mihman ateşkese boşaltmak ne eyvah kim gibi olmadı. Elbette bizim üzere barışı savunanlar kadar savaşın uzamasını, seçkin iki yan için henüz azaltan arkaç gelmesini isteyenler da vardı.

Tüm bu olumsuzluklara karşın çabalarımızı sürdürerek Hububat Koridoru Mutabakatı’nın hayata geçirilmesini realizasyon ettik. Şu anda bildiğiniz kabil gemiler geliyor. Böylecene gıda krizinin kapıda olduğu bir dönemde dünya yeryüzü güvenliğine katkıda bulunduk. Şimdiye kadar aheste benzeri sıkıntıyla karşılaşmadan bu mutabakatı işletmeyi başardık. Bölgemizde sulhu sükun bilgili olana büyüklüğünde dahi mücadelemizi sürdüreceğiz. Lacerem ‘Bal bal’ diye niteleyerek uç tatlanmazsa sulh nutukları atarak bile dünyada hazar bünye edilemez.”

(Sürecek)

Share: